Mühür
zamanın yırtık eti sevgilim,
ağzımı sana eksilten
çiçekbozumu yalnızlık’ın serinliğini yürürken
horlandığım kalabalık
gece’körü düşük dünyanın karnında
yağmurun kemikleriymiş meğer
gözlerimde kırılan
düşün zarafetinden
işgal ediyorum yüzünü
yüzün bir sırrın ayaklanması